PANDEMİ VE ÜRETİM

Dünya 1918-1920 yılları arasında yaşanan İspanyol gribi sonrası böyle büyük bir salgın ile karşı karşıya.

Daha önce deneyimlemediğimiz zorlu bir süreçten geçiyoruz. Bir yandan sağlığımızı korumak , diğer tarafdan ekonomik olarak ayakta kalmak. Tüm dünya gibi ülkemizde de COVİD-19 ile ilgili önlemler acilen alındı ve nerdeyse tüm üretim ve hizmet sektörleri durdu. Bazı sektörler bundan çok daha fazla etkilendi diyebiliriz. Turizm, hizmet, inşaat gibi.

Artık " yeni normale" dönmeyi konuştuğumuz bir sürece girdik çünkü ekonominin çarkları dönmeye başlamak zorunda aksi halde sağlık tehdidi sonrası ciddi bir ekonomik daralma ile karşı karşıya kalacağız.

Mayıs ayı itibari ile Türkiye'de Otomotiv sektöründe de üretim başladı. 2019 verilerine bu yıl içinde dönemeyeceğimiz aşikar ancak öncelikle stokların eritilmesi , nakit akışlarının düzene girmesi ve belirli bir kapasite ile üretime devam etmek ilk öncelikler. Salgından tüm dünyanın etkilenmesi nedeni ile, sadece iç Pazar etkilemedi, yurt dışı pazarı da aynı şekilde etkilendi. Bu dönem elbet bitecek ancak sonrasına da hazırlık olmamız gerekmekte. Bu dönemde şirketlerinde başından itibaren ciddi adımlar  atanlar, esnekliğini sağlayanlar krizi daha az zarar ile atlatacaklar.Dediğimiz gibi maalesef tüm Dünya farklı zamanlarda bu süreci yaşıyor bu neden ile tekrar üretime dönmek ile ilgili de sıkıntılar yaşayacağız. Bu hastalık ilk duyulduğuda sadece Çindeki üreticilerimizi kontrol ediyor ve endişeniyorduk ancak çin artık üretime tekrar başladı ve şu an tüm etki Avrupada . Bu  neden ile bir müşterinin siparişlerinin tekrar aynı düzene dönmesi ; eğer tedarik zincirindeki üreticilerden biri hala etki altında ise beklendiğinden uzun olacak. . Altenatif planlar yapmanın tam sırası. Bu neden ile müşteri - üretici arasında tüm şeffaflığa ihtiyaç var.

Peki hem üretime devam edip hemde sağlığımızı nasıl koruyacağız?

Önceliğimiz çalışanlarımızın sağlığımızı korumak sonrasında da işlerimizi ve kaynaklarımızı korumak. Bu neden ile şirketler de  acil durum planlarının devreye sokularak uzun vadeli planlar yaplması gereken bir dönemdeyiz.

• Tüm seyahat  ve ziyaretçi kabulleri yasaklanması
• Esnek çalışma modeline geçilmesi
• Vardiya girişlerinde vücut ısı kontrolleri
• Yemekhanede ki oturma düzenlerinin değişmesi
• Çalışanların devamlı online olarak bilgilendirilmesi
• Sosyal mesafe kurallarına uygun çaışılması
• Servis sayı ve oturma düzenlerinin planlanması
• Maske, siperlik, dezenfektan gibi kişisel koruyucu ekipmanların kullanımı

Alınan önlemlerden. Ancak buradaki en büyük görev bireysel olarak bizde. Şirket olarak tüm önlemleri almış olsanız da; herbirimizin bireysel olarak bu tehlikenin farkında olmamız ve hem kendimizi hem ailemizi hemde çevremizi korumak için bu önlemlere hiç teredüt etmeden uyum göstermemiz gerekmekte.

ÇALIŞMA VE YAŞAMA ŞEKLİMİZ DEĞİŞİYOR.

COVID -19 bize çok şey öğretti. Yaşama, çalışma şekillerimiz değişiyor. Dijital Dönüşüm daha da hızlandı. Market siparişlerimizi online vermeye başladık, çocuklarımız online eğitim görüyor. Seyahat yasakları nedenleri ile; online toplantılar ile de işimizi yapabildiğimzi gördük. Tabi bu dönemden sonra dijital alt yapının güçlendirilmesi ve şirketlerin buna kendilerini adapte etmeleri gündemlerimize daha fazla  girecek. Krizden ders almamız şart. Hem devlet hemde şirketler olarak. Bu kriz ile ;

-Sağlık sektörünün ne kadar önemli olduğu .

- Bilime verilmesi gereken önem;

-   Yerli üretimin önemi

- Yerli üretim yüzdesi yüksek olduğında esnekliği arttırabildiğimizi

- Hangi sektör ve iş alanlarında yatırım yapılması gerektiği

- değişen ve yenilenen dünya ile; kendi kendimize yetecek şekilde organize olmamız gerektiği gözler önüne serildi.

Güzel günler gelecek, bu umut hepimizde var. Tekrar ailemiz, arkadaşlarımız ile birlikte olacağımız güzel günlere sağlıkla ulaşmak dileği ile

İpek Yalçın

Thierry Diniz

Genel Müdürü