Enerjinin bedenimizde tendonlardan şarj olarak bedene dağıldığını öğrendikten sonra çocukluğumdan beri çok sevdiğim ip atlamaya hızlıca bir geçiş yaptım , bunun için illaki ip atlamanız gerekmiyor , trambolinde zıplayabilir , ekipmansız, olduğunuz yerde de zıplayabilir veya bir basamağa parmak ucunuzla basıp topuklarınızı aşağı yukarı hareket ettirebilirsiniz ve hatta basamaksız topuklu ayakkabı gıymıs gıbı kendınızı parmak uçlarına yukseltıp tabanları yere bastığınızda da aynı görevi görüyor .
Bunun faydalarını anlatmak istediğim bir paylaşıma gelen soru, bu yazının kaynağı oldu , bu yüzden öncelikle soryu sorana teşekkür ediyorum ve umarım en azından birkaç kişi bu yazımdan ilham alarak farkındalık oluşturur ;
‘’ Siz Romatoid Artrit değil misiniz ? Nasıl ip atlıyorsunuz ? ‘’
Öncelikle ben Romatoid Artritin kendisi değilim , bir tanışıklığım oldu ama ben o ‘yum diyebileceğim bir eşleşme olmadı
Hastalıklarla kendimizi o kadar eşleştiriyoruz ki biz artık o hastalığın kendisi oluyoruz , o kadar o hastalık oluyoruz ki tıp fakültesinde derste şeker hastası birini çıkarıp işte şeker hastalığı bu , böyle gözüküyor deseler kendimizi yadırgayıp ,olur mu öyle şey ya , ne işim var benim burda demeyeceğiz.??
Ya eğer , hastalıkların belirtilerinin bizde bazı farkındalıkları açığa çıkarmak için olduğunu , biz kendimizi hastalığın kendisi olarak değilde , hastalığı bir haberci kuş olarak görseydik ve mesajı alıp onu hoop geri gökyüzüne salıverseydik , bu neler yaratırdı?
Hiç böyle düşündün mü? ya da yukarda yazdığım soruyu sadece tekrar okuyup evrene bir soru bırakarak olasılıkları açığa çıkarmak ister misin ?
Benim ilginç bakış açıma göre hastalıklarla kendimizi eşleştirme sebeplerimizden biri ilgi , istediğimiz ilgiyi ve sevgiyi bu yolla alıyor olabilir ve buna tutunuyor olabiliriz , bu yüzden bu tanımları çıkarmamak üzere giyiyor olabiliriz .
Bir diğer sebebi öğrenilmiş çaresizlik , bir tanı koyulur ve tedavi uygulanır ve artık bilirkişi kesin yargıda bulunmuştur , üzerine araştırma yapmaya , hayat kalitesini yükseltmeye , çok küçük de olsa yaşamında bir fark yaratmaya gerek duymaz , ve yine tanıyı çıkarmamak üzere giyer .
Bana da kesin bir yargı ile tedavisi yok , hayatın boyunca bu ilaçlarla yaşayacaksın vs vs dendi tabi ki , ama, tam olarak yukardaki soruyu sorarak dedim ki ,ben burada neyi değiştirmeliyim ? Bir şeyleri doğru yapmıyordum ve bu uyarı geldi , işte her şey burada başladı , ilk cevabım ve bence kaynağı hayır diyememekti ki sonraki araştırmalarımda aldığım tanının altında yatan pskjik sebebin bu olduğunu da öğrenmiş oldum , kimseye hayır dememiş , dememek için bütün şartları zorlamış olan ben ‘’hayır ‘’ demek zorunda kaldım , hayır onu senin için tutamam çünkü parmaklarımı şu anda kullanamıyorum , hayır oraya gelemem çünkü şu anda yürüyemiyorum , hayır şu anda telefonda konuşamam çünkü kendimi iyi hissetmiyorum , hayır yemek yapamadım çünkü bugün yataktan kalkamadım ,canım istemedi , kendime vakit ayırdım ..vs
Bu kadar hayır’ın eklemlerimde birikmiş olması ne tuhaf dimi ? Ama sistem böyle işliyor , ben hayır dedikçe eklemlerimdeki yük hafiflemeye başladı , beslenme , vitaminler ve doğru taktiklerle mesajı aldım diyerek kuşu gökyüzüne saldım , tekrar gelirse mesaja bakarız .
Ve dedim ki beni koruyan biri var , ben kendimi koruyamadığımda devreye giren, önüme set çeken ve gerçekten bana sınırımı çizmeyi öğreten , onun için çok kıymetli olduğumu bana bu hastalığın belirtileriyle mesaj olarak yollayan o ilahi güç , çünkü başka yolla anlayamazdım , en anlayabileceğim , en duracağım kanalla benimle iletişime geçti .
O yüzden eğer bir hastalık giydiyseniz üzerinize ve o hastalık olmuşsanız artık , kendinize sorun , bu hastalığı kullanıyor muyum ? Yoksa çaresizce kabulde miyim?
Sonra vereceğiniz cevaba göre mesajı okuyun , muhtemelen uzun bir süredir bedeninizin bir yerinde okunmayı bekleyen bir mesaj kutusu yanıp sönüyor.