Farkındalıkla Beslenmek
"Kadın ve Ekonomi" okurlarını saygı ve sevgi ile selamlıyorum. "Kadın ve Ekonomi"de olma niyetim, içtenlikle paylaşımda bulunmak. Dilerim paylaştıklarımız birbirimize iyi gelir.
Hayatta en keyif aldığım konuların başında "farkındalık" geliyor. Farkındalık bitmek tükenmek bilmeyen bir yolculuk. Ben de bu yolda her daim heyecanla ilerleyen bir öğrenci olmaya niyet ediyorum. Sizi de bu yolculuğa davet ediyorum.
42 kiloyum. Genlerime şükrediyorum. Önce atalarımdan aldığım miras için teşekkürlerimi sunuyorum. Sonra da kendimi tebrik ediyorum. 48 yaşında, 1.50 boyunda ve 42 kilo olduğunuzu hayal edin.
Size biraz yardım edeyim dilerseniz. Bu durumun tarifi şu: Hafiflik ve özgürlük. Özgünlük ve kendini takdir, dahası kendini sevmek!
Hafiflik hoş bir duygu. Hayatın akışına hazır olma vizesi gibi bir şey. Hissettiğim bir başka şey de esneklik....
Bir de özgürsün. Ne istersen giyiyorsun. Balık etli değilsen bu topraklarda otomatikman özgün oluyorsun bedenen... Tabii özgünlüğü ruhta tanımlamak ayrı bir gurur.
Bir de kendini takdir ediyorsun, bu konuyu katman katman açacağım. Ama şu kadarını söyleyeyim; faydalı ile faydasızı ayırmaktır burada kastettiğim.
Bu kalsın, bu gitsin diyebilmek.
Bu müthiş bir güç!
Bunu beslenmede başardığında hayatının diğer alanlarında da yapabilirsin. Hayatındaki fazlalıkları fark edip onlardan kurtulduğunu hayal et.
Kilodan fazlasını düşün:
İlişkiler, duygular, gereksiz muhabbetler, giyilmeyen giysiler, kullanılmayan eşyalar...
Say say bitiremezsin.
En önemlisi duygular. Duygular öyle bir yük ki; özellikle de kadınlarda...
Velhasıl yol uzun dostlar.
Soluklanın. Uzun ve keyifli bir yolculuğa çıkmaktır niyetim. Yolun sonunda kendimize varmayı, kalpten buluşmayı, birlikte akmayı diliyorum.
