TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Uygulamalarımız appstore googleplay
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Beden dilini yönetenler kazanıyor

Yazının Giriş Tarihi: 26.04.2022 11:33
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.04.2022 10:23

Bir lisan bir insan derler dil öğrenmenin önemini anlatmak için. Bu devirde ne kadar çok dili konuşabiliyor ve anlayabiliyorsanız o kadar çok  önünüzde yollar ve fırsat kapıları açılıyor.

Yabancı dil bilmek çok önemli, bu yabancı dillere her profesyonelin “Beden dili” ni de eklemesi gerekiyor. Beden dilini iyi öğrendiğimizde dilini bilmediğimiz insanları bile anlamamız mümkün.  Bu konuyla ilgili birçok kitaba ve eğitime rastlamışsınızdır. Geçen sene bu konuyla ilgili uzun süreli bir eğitim programına katıldım ve çok kıymetli bilgiler öğrendim. Zaman zaman bu bilgileri yazılarımda da paylaşarak bu konudaki farkındalığınızı artırmaya çalışıyorum.

Araştırmalar iletişimde karşı tarafa anlatmak istediğimiz mesajın yaklaşık olarak sadece %7’sini kullandığımız kelimelerin, %38’ini ses tonu ve vurguların, %55’ini ise beden dilimizin oluşturduğunu tespit etmiş. Bu bilgiden hareketle biz ne dersek diyelim önemli olan karşı tarafa beden hareketlerimizle verdiğimiz mesajın ne demek istediği önemli olduğunu unutmayalım.

Beden dilini öğrenerek ruh halini olumlu veya olumsuz olarak değiştirmek de mümkün. Benim günlük yaşantımda sıkça kullandığım bilgi ise sıkıntılı, stresli olduğunuz durumlarda başınızı yukarıya doğru kaldırmak , mümkünse gökyüzüne bakmak. Sıkıntılı durumlarda kişi genelde içine kapanıp, başını ellerinin arasına alıp kafasını yere eğmeyi ve aşağı doğru bakmayı tercih eder. Aslında bu duruş şekli kişiyi daha melankolik ve kötümser yapmaya yöneltiyor. Bir grup insanda deney yapmışlar ve onları cenin pozisyonunda, vücutları içe kapanık, başları önde ve elin ayaları sürekli yüzde olacak şekilde bekletmişler. 3. dakika sonunda hormon seviyelerini ölçtüklerinde deney öncesi ölçülen değerlere göre stresi tetikleyen  hormon olan kortizolun yükseldiği ve risk alma mücadele etme hormonu diye bilinen testesteron hormonunun düştüğü tespit edilmiş. Duruş şeklimizin ruh halimizi etkilemesiyle ilgili bilimsel araştırmayla ispatlanmış güzel bir bilgi. Bu bilgiyi iş ve özel yaşamımızda kullanalım. Önemli bir toplantıya, konuşmaya hazırlanırken mümkün olduğunca başımıza ileri ve yukarı doğru tutarak, omuzlarımızı öne doğru çıkartıp kollarımızla bedenimizi genişleterek stresi tetikleyen kortizol hormonumuzu düşürmeye, cesaret hormonumuz testesteronu yükseltmeye çalışalım. Mümkünse açık havada bedenimiz genişletip gökyüzüne bakmak bize iyi hissettirecek ve enerjimizi, motivasyonumuzu artıracaktır.

Stres yönetimi eğitimlerimde katılımcılara verdiğim taktiklerden biridir ve çok sevillir. Çatışma anında süreci daha içinden çıkılmaz veya kopma noktasına getirmemek için konuşmaya bir şekilde ara vermek ve açık havaya çıkıp gökyüzüne bakarak derin derin nefes almak önemli. Bu uygulama sizin çatışma anındaki tansiyonunuzu düşürecek, nabzınızı ve kan akışınızı normale doğru çekecektir. Bu uygulamadan sonra konuşmaya devam ederseniz çok daha sakin ve mantık süzgecinden geçirerek konuşacağınıza eminim.  

Beden dilini doğru okuduğunuzda hem kendinizle hem de etrafınızla daha güzel iletişim kurmak mümkün. .. Ünlü iletişim gurusu Dale Carnegie “Bir insanın hareketleri, sözlerinden daha yüksek sesle konuşur” diyor. Bedenimizin ve karşımızdaki bedenlerin ne konuştuğuna kulak verelim, onların hareketlerinden vermek istedikleri mesajı anlamaya ve anlamlandırmaya çalışalım

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.