Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Uygulamalarımız appstore googleplay
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Eğitimde Meşhur 70-20-10 Metodu

Yazının Giriş Tarihi: 06.02.2025 15:14
Yazının Güncellenme Tarihi: 06.02.2025 15:16

Eğitimle bir kişi bir kurumu, bir kurum bir toplumu, bu toplum bir ülkeyi bir ülke de belki dünyayı değiştirebilir. Değişimi kendinizden başlatıp kurumunuzla devam ettirmeye ne dersiniz?

Koşullarımız, işe ve hayata bakış açımız, yöneticilerden ve çalışanlardan beklentilerimiz hızla değişiyor. Hızlı düşünen ve karar alan, hızlı hareket eden ve değişime adapte olabilen esnek ve çevik yapıdaki kişi ve kurumlar ayakta kalıyor ve ilerliyor. Kurumları ayakta tutan, onlara bu dinamizmi ve enerjiyi kazandıran ise tabii ki kendini geliştiren ve yeni dünya düzeniyle uyumlanan çalışanlar oluyor.

Kişinin çok iyi bir eğitim alarak çok iyi bir üniversiteye gitmesi , çok iyi bir eğitim alması iş dünyasında beklenen verimliliği ve motivasyonu göstermesi ve başarılı olması açısından malesef artık yeterli olmuyor. İş hayatı aslında en güzel öğrenme sürecinin yaşandığı ortam. Hem akademik bilgiyi, hem uygulamayı hem de pratik yapma şansını aynı anda bulabiliyorsunuz. Eğitim sürecinin verimli olması için 70-20-10 metadolojisi ise eğitim programları kurgulanırken kesinlikle dikkate alınmalı. Bu metoda göre eğitimin en önemli kısmı yani %70'i deneyim yoluyla “yaparak”, %20'si iş yerinde olan kişilerle olan sosyal ilişkiler yoluyla “görerek” ve %10'u da formal eğitim ile” duyarak” gerçekleşiyor. Sınıf eğitimleri, online eğitimler çok önemli bunlar bir sonraki aşamalardaki öğrenim süreci için alt zemin hazırlıyor. Ama sadece bu tarz eğitimlerle kalıcı bir değişiklik elde etmemiz çok zor. Bunun %20’lik kısmında yer alan koçluklar, mentorluklar, rehberlik hizmetleri ile öğrendiklerini pekiştirmeli, görerek duyarak bilgi ve tecrübesini artırmalıdır. Ama öğrenmede en önemli kısım %70’lik alan yaparak öğrendiği bizzat kendi deneyimlediği kısımdır. “Pratik” öğretmenlerin en iyisidir diye bir söz vardır. Bu söz de bize deneyimlemenin, işi bizzat yaparak öğrenmenin ne kadar etkili olduğunu anlatıyor. Tabi biraz önce de bahsettiğim gibi bu dinlediğini, gördüğünü ve yaptığını anlama sürecinin hızlı, etkin ve verimli olması da kişinin %10’luk kısım dediğimiz aldığı eğitimlerin çok fazla önemi var. Aslında %10’luk kısımda yer alan eğitim diğer kısımların daha kısa sürede ve verimli bir şekilde gerçekleşmesi için zemin hazırlıyor. Eğitimsiz birine ne kadar gösterseniz de anlatsanız da yaptırsanız da ondan istediğiniz verimi almanız zor ya da uzun zaman alır.

70-20-10 Öğrenme metadolojisindeki bu üçlü sac ayağı sağlam olduğu zaman kişinin gelişim trendi hızlı ve hep yükselişte oluyor. İş dünyası çalışanlarına zihin açıcı, farklı düşünme metodları geliştiren, işini ve kendini geliştirmesini sağlayan eğitimlerle yeni bilgi kaynakları sunmalıdır. İşte o zaman iş motivasyonu ve enerjisi yüksek üretken ve yaratıcı çalışanlara sahip olabilir.

Kurumsallaşmış, global ölçekte kendini ispatlamış, sektöründe başarılı firmalara baktığımızda bu başarının ardında muhakkak çalışanlarına verilen eğitim ve gelişim programlarının olduğunu görürüz. Kurumların eğitime ayırdığı zaman ve paranın kısa vadede önemli bir gelişim, uzun vadede de büyük bir değişim yarattığını söylemek yanlış olmaz. Kurumun hedeflerine uygun, çalışanların kazanımına yönelik, gelişim ve değişimi hızlandıracak eğitim programlarının hazırlanması ve bunun sürdürülebilir bir şekilde devam ettirilmesi kısa zamanda kurumsal farklılıkları hissettirecektir. Bu farkı kurum önce kendi içinde sonra müşteri ve tedarikçi firmalar ayağında hissedilecek bu olumlu değişim bir süre sonra toplumda da fark edilir olacaktır.

Eğitim anaokulunda başlayıp artık emekli olana kadar bile değil, ölene kadar devam eden bir süreç. Bir çok kişinin emekli olduktan sonra manevi tatmini ve mutluluğu için ilgi alanlarına göre farklı eğitimlere devam ettiğini görüyoruz. Artık günümüzde en önemli yatırımın kişinin kendine yaptığı eğitim yatırımı olduğunu söylemek yanlış olmaz. Bu yüzden hem kendi adımıza hem de kurumumuz adına eğitim sürecine destek vererek kendimizin ve kurumumuzun şartlarını zorlayalım.

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.