Her kurum çalışanlarının kuruma bağlı olmasını ister ve bunun için birçok strateji geliştirir. Bağlılık konusu önemli, ama çalışanlarınızın kuruma nasıl bir bağla bağlı olduğu daha önemli...
Birçok kurumun hedefleri arasında çalışanların kuruma bağlılığı için çeşitli uygulamalar ve aktiviteler bulunuyor. Bunların hepsi çalışan bağlılığı için çok da önemlidir. Ama çalışanlarımızın kuruma hangi duygularla bağlı olduğunu öğrenmek ve çalışanlar için ona göre stratejiler belirlemek daha gerçekçi ve kalıcı sonuçlar elde etmemizi sağlar.
Örgütsel Davranış Yönetimi alanında çalışan sosyal bilimciler örgütsel bağlılığı 3 farklı boyutta değerlendiriyor ve inceleme yapıyor. Bu boyutları hem iş hem de özel yaşamımız için değerlendirip kişilerin kuruma veya size bağlılığını değerlendirebilirsiniz.
Kurumların kendisine zorunlu olarak bağlı hisseden kişilerle yüksek performans sergilemesi, yaratıcı işler çıkarması, sürdürülebilir karlı olması mümkün değildir. Kuruma değer yaratacak, istekle, şevkle çalışarak, kurumun başarılarına ortak olmaktan mutluluk duyacak gönülden bağlı çalışanlarla yoluna devam etmesi gerekir. Elbette kurumdaki tüm çalışanların duygusal bağlarla kuruma bağlı olması çok zordur, ama bu oran ne kadar yüksek olursa kurumun enerjisi ve performansı o kadar yüksek olacaktır. Bu sebeple kurumların çalışanlarıyla duygusal bağlar kurmasını ve bu bağların güçlenmesini sağlayacak insan kaynakları ve kurumsal iletişim uygulamalarını hayata geçirmeleri çok önemli.
Hazır çalışanlarımızın bağlılık durumlarını düşünürken, kendi çevremizin de bağlılık durumlarını değerlendirmeye ne dersiniz? Hayatımızdaki kişiler için de bu bağları değerlendirebiliriz. Yakınımızdaki kişiler bizi gerçekten sevdikleri için gönülden mi bağlılar ?Bizim onlara sağladığımız maddi manevi kolaylık ve fırsatlar sebebiyle mi bağlılar? Bizim onlara yaptığımız bir iyilik sebebiyle minnet borcuyla mı yanımızdalar? Peki siz etrafınızdaki kişilere hangi boyutta bağlısınız?