TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Uygulamalarımız appstore googleplay
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

İşinize duygularınızı katıyor musunuz?

Yazının Giriş Tarihi: 01.06.2021 12:41
Yazının Güncellenme Tarihi: 01.06.2021 12:41

Mevlana daha 1200'lü yıllarda "Sen düşünceden ibaretsin, geri kalan et ve kemiksin" diyerek biz fanileri aslında var eden şeyin zihnimiz, duygu ve düşüncelerimiz olduğunu vurgulamış. 2000'li yıllarda psikoloji alanında yayınlanan tüm bilimsel makalelerde de duygusal bütünlüğün, zihin berraklığının, duyguları yönetmenin kişinin mutlu ve başarılı olmasındaki önemine dikkat çekilmeye başlanıyor.

1995 yılında Duygusal Zeka kitabını  yayınlamasıyla duyguları fark etmenin, tanımlamanın ve onları yönetmenin ne kadar önemli olduğuna dikkat çeken Psikolog Doktor Daniel Goleman yeni bir kavramı da iş dünyasına sokmuş oldu. Goleman yetişkin bireyin başarısının %80'inin duygusal zekadan geldiğini savunuyor.  Goleman duygusal zekayı kendiyle ilgili farkındalık, kendi duygularını yönetme, öz motivasyon, empati ve sosyal beceri olmak üzere 5 ana başlıkta tanımlayıp bunların alt kırılımı olarak da 25 ayrı bileşende anlatıyor.  Bu konuda çalışma yapan tüm uzmanlar duygusal farkındalık ve duygularla başa çıkma becerisinin insanların  iş ve özel yaşamlarındaki  başarı ve mutluluğunu belirlediğini söylüyor.

2000'li yıllarda bu konu iş dünyasının oldukça dikkatini çekti ve birçok firmanın gündemine girdi. Hatta ilerleyen yıllarda duygusal zeka testleri yönetici adaylarına yapılmaya ve personele duygusal zekalarını artırmaya yönelik eğitimler verilmeye başlandı. Bugün ise en tepe yöneticilerde aranan özellikler arasında  duygusal zeka en başta gelen özellikler arasında yer alıyor.

Bir zamanların meşhur Time Manager eğitimini ve ajandasını veren TMI firmasının sahibi psikolog ve ekonomist Danimarkalı Claus Moller'in de duygusal zekanın önemi ile ilgili çok güzel yazıları ve seminerleri vardır. Gençlik yıllarında IBM'e gittiği mülakatta kendisine yapılan IQ testinden düşük puan alınca işe alınmayan Moller bu tarihten sonra sadece zekanın değil duygusal zekanın da önemli olduğuna dikkat çekmek için çalışmalar yapmaya başlar. Bu yıllarda kendisinin kurduğu eğitim şirketi TMI ise dünyanın en ünlü ve başarılı eğitim şirketlerinden biri olmuştur. Eray Beceren'in yazdığı Duygusal ve Sosyal Zekamız adı kitabında  Claus Moller'in bir seminerinden aldığı ve duygusal zekayı çok güzel anlatan bir anektodunu yeri gelmişken sizlerle paylaşmak isterim.  "İşyerlerinizin girişinde "kalp vestiyerleri" vardır. İşe gelenlerin bazıları bu vestiyerin farkına varmaz, bazıları ise bu vestiyeri görür ve kalbini bu vestiyere asarak işyerlerine girer ve işlerini kalpsiz olarak yürütür. Hatta bunların bazıları akşam evine dönerken vestiyerden kalbini almayı unutarak evine de kalpsiz gider ve evindeki ilişkilerini de kalpsiz bir şekilde yürütür. Duygusal Zeka ile amaçlanan insanların iş ve özel yaşamlarına yüreklerini koymalarıdır."

Duygularımızı tanımladığımız, doğru yönettiğimiz zaman hem kendimizi hem de çevremizi daha iyi hissedecek şekilde yönetebiliriz. Unutmayalım ki herkes anlaşılmak ve kendini iyi hissettirecek şekilde iletişim kurmak ister. Gönülden kurulan bağlar ise ancak hem işte hem de özel yaşantısında kalbini vestiyerde unutmayan, her an yanında hassasiyetle taşıyan kişilerle kurulur. Kalplerin buluştuğu, gönüllerin kavuştuğu işbirliklerini ise kimse bozamaz.

Bir de "Duygusal Çeviklik" konusu var ki o da son dönemin en trend konularında bir tanesi. 2018 yılında "Duygusal Çeviklik" adlı kitabını yayınlayan Dr. Susan David'in bu konudaki tezi ve araştırmaları ise bir sonraki yazımda sizlerle olacak...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.