Fitch'ten olumlu Türkiye yorumu

2021 yılında Türkiye ekonomisinin yüzde 3,5 seviyesinde büyüme göstermesini öngören uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings Direktörü Douglas Winslow "Kovid-19 aşılamaları güveni desteklerken, kısıtlamaların azaltılması, Avrupa'da toparlanmanın ivmelenmesiyle, bu yılın ilk yarısından itibaren Türkiye'de büyümenin hız kazanmasını bekliyoruz." dedi.

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://www.kadinveekonomi.com

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings Direktörü Douglas Winslow, Türkiye ekonomisinin 2021 yılındaki görünümü ve kredi derecelendirme kuruluşunun beklentilerine ilişin AA muhabirinin sorularını yanıtladı. Winslow, "Kovid-19 aşılamaları güveni desteklerken, kısıtlamalarını azaltılması, Avrupa'da toparlanmanın ivmelenmesiyle, bu yılın ilk yarısından itibaren Türkiye'de büyümenin hız kazanmasını bekliyoruz. 2021 yılında Türkiye ekonomisinin yüzde 3,5 seviyesinde büyüme göstermesini öngörüyoruz." değerlendirmesinde bulundu. Türk ekonomisinin 2020 yılında yüzde 0,2 seviyesinde büyüme gösterdiği tahmininde bulunan Fitch Ratings Direktörü Winslow, Türkiye'ye ilişkin büyüme tahminlerinin 19 Şubat tarihinde ülke not ve görünümüne ilişkin değerlendirme kapsamında ve mart ayında yayımlanacak olan "Küresel Ekonomik Görünüm" raporu çerçevesinde yeniden değerlendirilebileceğini hatırlattı. TÜRKİYE'DE CARİ AÇIĞIN AZALMASI BEKLENİYOR Winslow, "Reel efektif kur, ki değer kaybı 2020 yılında yüzde 18 seviyesindeydi, Türkiye'nin toplamda ihracattaki rekabeti son yıllarda yardımcı oldu. Turizmin toparlanması, ihracatta talebin artması ve yakın zamanda yapılan politika sıkılaştırmaları, 2020 yılının ilk 11 ayında GSYH'nin yüzde 5,2'si seviyesinde olan cari açığın önümüzdeki dönemde azalmasını sağlayacaktır. 2021 yılında cari açığın GSYH'ye oranının yüzde 3,5, 2021 yılında ise yüzde 2,4'e gerilemesini bekliyoruz." İfadelerini kullandı. Winslow konuşmasına şöyle devam etti: "Yeni Merkez Bankası Başkanı yönetimindeki kısmen daha Ortodoks politikalar ılımlı sermaye akışlarını cesaretlendirebilir. Bu unsurlar Türkiye'nin dış finansmanının dengelenmesini desteklerken, biz ülkenin büyük dış finansman gereksinimine kıyasla düşük seviyede olan döviz rezervlerinde yakın vadede belirgin bir artış beklemiyoruz."