“İnsan sadece biyolojik bir varlık değildir”

Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği’nin (BUSİAD) geleneksel etkinliklerinden olan Açık Kapı Toplantıları / Felsefe Söyleşilerinin Şubat Ayı bölümünde, “İnsan Olmak: Doğulur mu olunur mu?” konusu tartışıldı.  Moderatörlüğünü, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Osman Gündoğan’ın yaptığı etkinlikte Hacettepe Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Harun Tepe konuşmacı olarak yer aldı.

Prof. Dr. Harun Tepe, “İnsanı şu ya da bu biçimde, diğer canlılardan farklı kılan (iyi ya da kötü demeden) bir yan var. Birine kızınca insan ol deriz. Ya da bugün insan gibi bir insanla karşılaştım deriz. Aslında hepimiz, insana ilişkin bir ölçüt taşırız” dedi.

“Hem insan doğulur hem de olunur” diyen Prof. Dr. Tepe, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hepimiz biyolojik olarak öleceğiz. Geriye ne kalıyor. En önemli şey insan olmak. Bunun söylenmesi, geriye iz bırakmak. Bir insan için iyi anılmaktan başka ne olabilir.

Felsefe sorularının özünde, bunun olduğunu söylemek de mümkün. Albert Camus, “gerçekten önemli olan tek bir felsefe sorunu vardır” der. “Yaşam yaşanmaya değer mi değmez mi?” Felsefenin temel sorunu budur. Mutttalip Özcan da, felsefenin tek bir önemli sorusu vardır, insan nedir?” der.

İnsan diğer canlılar gibi sadece biyolojik bir varlık değildir. Tabiki biyolojik olarak insanız ama aynı zamanda olunan bir şeydir insan. Doğuştan potansiyel olarak getirdiği şeyi gerçekleştirebilir ve insan olabilir. İnsanı, ya sadece biyolojik varlık olarak gören anlayış var. Bir de bunun tersi var. Özellikle Budizm’de vardır. Biyolojik olan kötüdür. Dünya nimetinden ne kadar kurtulursak o kadar oluruz anlayışı var.

Hayatımız pahasına yalan söylemeyebiliriz, ya da sözümüzü tutabiliriz. Çıkarlarımız zarar da görse doğru olanı yapabiliriz. İnsanda böyle bir olanak var. İnsanın bu yanını görmeyip sadece biyolojik görmeniz mümkün değildir.”

Prof. Dr. Tepe, konuşmasının sonunda katılımcıların sorularını da yanıtladı.