Doktorluktan minyatür sanatçılığına uzanan müthiş bir başarı
Doktorluktan minyatür sanatçılığına uzanan müthiş bir başarı
Geceli gündüzlü minyatüre adanmış yıllar. Doktorluktan minyatür sanatçılığına uzanan müthiş bir başarı hikayesi. Dr. Figen Gürsoy, büyük bir emekle Yaşar Kemal’in 57 kitabının minyatürünü yaptı, dünyada eşi benzeri olmayan bir koleksiyona imza attı. Müthiş minyatür koleksiyonunu Bursa'da sergileyen Figen Gürsoy ile keyifli bir röportaj yaptık.
Haber Giriş Tarihi: 09.02.2025 09:47
Haber Güncellenme Tarihi: 09.02.2025 09:58
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.kadinveekonomi.com
Serginizin adı "Minyatürlerle Yaşar Kemal'in Kitapları" olarak belirlenmiştir. Bu özel hikaye nasıl ortaya çıktı
Anadolu’yu minyatür resimlerle çalışmak istedim.
Beni bu yaşıma dek beslemiş, büyütmüş, mayalamış, demlendirmiş Anadolu’ya bu şekilde teşekkür etmiş olacaktım.
Anadolu’nun cömert sofrasına ben de bir tabak eklemeliydim ve benim tabağımda minyatür resim olabilirdi.
Anadolu’yu en iyi yazan yazarın YAŞAR KEMAL olduğunu düşündüğüm için; Yaşar Kemal’in bütün kitaplarını minyatür resim ile çalışarak, hem Anadolu’ya, hem Yaşar Kemal’e, hem kitap resmi minyatüre,hem kitaba, hem edebiyata, hem sanata toplu olarak teşekkür edecektim.
Bu düşünceyle yola çıkarak Yaşar Kemal’in yaşamı boyunca yazdığı 57 kitabın tümünü birer minyatür resim olarak çalıştım.57 kitap 57 minyatür resim oldu.
En önce Yaşar Kemal’in aile üyelerini bilgilendirdim, onaylarını aldım.
Minyatür resime dair, tamamlanması yıllar sürecek en büyük hayalimi gerçekleştirmek üzere çalışmaya başladım.
Bu seri toplam 4 yılda tamamlandı. İlk yıl 57 kitabı okudum ve kendime notlar çıkardım, nasıl çizeceğime dair. İkinci yıl bu notlardan 57 kitabın eskizlerini çizdim. Üçüncü ve dördüncü yıllarda kağıtlarımı hazırlayıp, eskizleri geçirip boyadım.
Bir yazarın bütün kitaplarının birer birer minyatür olarak resimlenmiş olması açısından bildiğimizce bir ilk bu seri. Elbette bir yada bir kaç kitap çalışılmıştır. Ancak eksiksiz, tam seri olarak ilk.
Yaşar Kemal'in eserlerinin bir sanatçı olarak sizin çalıştığınız yer nedir? Onun kitaplarını sanatınıza yansıtırken hangi ruhları veya temaları ön planda tutmayı hedeflediniz?Kitapları okurken, nasıl çizeceğime, nasıl minyatürize edeceğime dair çok bol not aldım. Tüm notları üst üste koysam boyumca olurlar neredeyse.
Kitaplardan minyatür resme aktarmaya çalıştıklarım; kitabın içeriğinde belirleyici , vurgulayıcı olduğunu düşündüğüm her öge.
Örneğin;
*İnce Memed dörtlüsü özelinden örnekleyecek olursak; Yaşar Kemal’in o muazzam coğrafi betimleme cümleleri ile anlatılan Çukurova’ ya dair en belirgin yerler. Akdeniz, Toroslar, Akçasaz bataklığı, Anavarza kayalıkları , Savrun çayı, Hemite kalesi vb.
Ağrı Dağı Efsanesi’nde Ağrı dağı, Küp gölü vb.
*Her ciltte ayrı ayrı en çok vurgulanan bitkiler, çakırdikeni, nergisler, geven otu dikeni, dağ lalesi, pampallar, yarpuzlar vb. Dağın Öte Yüzü serisinde döngeleler vb.
* Betimlenen, vurgulanan hayvanlar . Cerenler, geyikler, atlar, arılar, karıncalar,yılanlar, yırtıcı kuşlar , efsanevi kanatlı at vb.
*Olayların kahramanları ve gelişen olayların önemli ayrıntıları. Kahramanların duygularını olabildiğince aktarmaya çalıştım. Örneğin; Kimsecik serisindeki 2. kitap olan Kale Kapısı’nda Salman karakterinin korkutan hallerini, Mustafa karakterinin korkusunu, 3. kitap olan Kanın Sesi’nde korku duygusunun yaşam sevincine evrilişini.
* Makalelerini içeren kitaplarda değindiği konuların içeriği; yaşamın içinden vurguladığı açlık, yoksulluk, savaş, göç, işkence , nükleer kirlilikler, orman yangınları, denizlerdeki yaşamın yok edilişi, şehirlerdeki yoğun yapılaşma, doğanın yok edilişi, insanlığın başındaki dertler vb. Çözüm önerileri, barışa çağrı. Yaşar Kemal’i besleyen yazarlar, sanat bilim müzik düşünce insanları. Destanlar, efsaneler, mitolojik ayrıntılar.
Kitabı okumuş olanların, minyatür resmi incelerken tekrar yakalamasını istediğim her ayrıntıyı olabildiğince çalıştım.
Minyatür sanatı, geleneksel ve kültürel bir mirasın taşınması. Modern sanatla nasıl bir ilişki kuruyorsunuz?
Yeryüzünde mağaraların duvarlarına yapılan ilk resimlerden bugüne ; insanın kültür ve sanat adına ürettiği her şey birbirini etkilemiş.İnsanlığın kültür mirası yeryüzündeki tüm insanların genetiğinde iz olarak var ve kayıtlı.
Matbaanın olmadığı dönemde el yazması olarak yazılan kitapların içeriklerini pekiştiren resimler minyatür olarak çalışılmış. Matbaanın icadından sonra doğal olarak bu uygulama durmuş.Bugün, benim okuduğum kitapların minyatür resimlerini çalışarak , kitap ve kitap resmi minyatürü yeniden buluşturmak kendime seçtiğim yolum.Okuduğum kitapların içeriklerini, kendine özgü çizim ve boyama dili olan minyatür resime dönüştürmek, kitapların ve minyatür resmin büyüleyici dünyasından, bugüne dair, çağdaş yorumlarla üretmek bana iyi geliyor.
2020 yılında UNESCO’nun İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Miras Listesine Türk Minyatür Resmi de kabul edildi. Kültür Bakanlığı’nın belirlediği bir jüri ile bu sanatın uygulayıcıları değerlendirmeye alınarak «Kültürel Miras Taşıyıcısı» ünvanları verildi.
Bu ünvan ile Türk Minyatür Resminin Kültürel Miras Taşıyıcısı olmak benim için onur verici ve kutlu bir sorumluluktur.
Minyatür sanatına olan ilginiz ne zaman başladı ve bu ilgide tıp eğitiminin etkisi oldu mu? Tıp dünyasında edindiğiniz gözlem yeteneğiniz, uygulama yapma sürecinize nasıl yansıyor?
Ben minyatür resmi yaşamıma “Kitap Resmi” olduğu için aldım.
Minyatür resimle beni buluşturan süreç şöyle gelişti.
“Benim hem anne , hem baba tarafım Mübadeleyi yaşamış, Selanik ve Drama’ dan göçmüş aileler. Babaannemler Anadolu’dan giden bir Rum ailenin evine iskan edilmişler.O iki katlı ahşap evde doğdum ben. Her iki katında da arka tarafta yüklük denen fazla eşyaların konulduğu sessiz ve serin odalar vardı. Adeta çocukluk mabedim olan o odalarda özellikle zaman yaratarak kitap okumak en keyifli anlarımdı. Okuduğum kitapların resimlerini de uzun uzun inceleyip hayaller kurmaktan çok hoşlanıyordum. Zamanla elime geçen dergi ve gazetelerden küçük resimleri kesip biriktirmeye başladım. İçlerinde minyatür resme denk gelirsem daha çok mutlu oluyordum. Lise yıllarımda İstanbul’a yapılan bir gezide, sahaflar için serbest zaman verildi.Ben bir sahafın kapısının önünde iplerle asılmış minyatür resim posterleri gördüm.Benim için güçlü bir çekim noktası oluştu. Posterlerden bir tanesi Matrakçı Nasuh’un Menazilname kitabındaki İstanbul minyatürü idi. Onu o kadar uzun inceledim ki. O gün orada yaşamımın bir bölümünde minyatür resim öğrenmeli ve uygulamalıyım kararı aldım. Cebimdeki günlük yemek için olan harçlığımın tamamı ile iki poster satın alabildim. O sahafa çok şey borçluyum. Kendisi bana ıslanmış, su almış, yaprakları birbirine yapışmış , satamayacağı bir minyatür kitabını da hediye etti. Böylece benim yüreğimi minyatür resime perçinlemiş oldu. Sonrasında EgeTıp Fakültesi’ne başladım. Tıp Fakültesi öğrenciliği ve sonrasında hekimlik mesleğim sürecinde, minyatür resim öğrenciliği ve uygulamalarına zaman ayırmak istemedim. Mesleğin ve hastaların zamanından başka bir uğraşıya zaman ayırmayı uygun bulmadım. Tıp öğrenciliği ve meslek yaşamım boyunca elime geçen tüm paraları minyatür kitapların almak için kullandım. İyi bir kütüphanem oluştu. Meslekte 20 yılımı doldurduğum gün emeklilik dilekçemi vererek , hemen ertesi gün İzmir Resim ve Heykel Müzesi’nde Kültür Bakanlığı’nın açmış olduğu minyatür eğitimlerine başladım. Eğitim ve atölye çalışmalarımda 10. yılımı doldurunca kendi atölyeme geçtim. Hayalimde olan çalışmalarıma zaman yarattım.
20 yıldır minyatür resim ile yoğun ilgileniyorum.Öğreniyorum, üretiyorum, öğrendiklerimi arzu edenler ile paylaşıyorum. atölyemde çalışmalarım sürüyor.”
Tıp eğitimindeki derin gözlem, yoğun dikkat, çok çalışma alışkanlıkları , minyatür resim öğrenme ve uygulamamda kolaylık yarattı.
"Minyatürlerle Yaşar Kemal'in Kitapları" sergisi, bir hikaye anlatmayı hedefliyor mu?
Yaşar Kemal’in «Bu Diyar Baştanbaşa» adı ile yayınlanan 4 kitabı Anadolu’yu il il gezip derlediği röportajlarını içermekte.
İnsan Dünyadır/ Minyatürlere Yaşar Kemal’in Bütün Kitapları sergi serisi de Anadolu’yu dolaşmakta yavaş yavaş.
Bu sergilerin; Anadolu’yu en iyi yazan ve anlatan büyük usta Yaşar Kemal’in ardında bıraktığı muazzam hazinesini okuma, anlama, koruma, çoğaltma ve gelecek kuşaklara umut ve anlam damıtacakları bu büyük mirası işaret etme, anımsatma gibi bir katkısının olması benim için sevinç kaynağıdır.
Sergilerin tüm duraklarda gördüğü ilgi, her yaştan izleyicinin yorum,değerlendirme ve geri bildirimleri; izleyici açısından tatmini yüksek bir sergi olduğunu düşündürmekte. Bu da benim açımdan sevindirici.
Özellikle her yaştan öğrencilerin, okulların ziyaretini çok önemsiyorum. Anaokulundan doktora düzeyine dek tüm öğrencilerin etkilenmeleri ve yararlanmaları da kendilerince oluyor elbette.Gençlerin dünyasına Yaşar Kemal’e, kitaba, edebiyata, sanata, minyatür resme dair bir tohum eklenmekte. Bu tohumun nerede, nasıl filizleneceğini, nasıl güzelliklere evrileceğini bugünden öngöremeyiz. Kesin olan şu ki; bir şekilde yararlanacaklarıdır ve zarar görmeyecekleridir.
Her yaştan, her sosyal ve ekonomik ortamdan gelen kişilerin bu sergiden etkilendiklerini gözlemlemek, duyumsamak; her ziyaretçi ile aynı duyguda buluşabilmek harika. Her gelen ile sergi yeni baştan kuruluyor adeta, herkes sergiden kendince bir şeyler damıtıp, kendince bir şeyler katıyor. Ben de gelenlerin katkılarından besleniyorum.
Yaşar Kemal Vakfı, bu sergiler sürecini çok zarif ve güçlü bir şekilde izlemekte ve desteklemekte.Yaşar Kemal Vakfı’nın başkanı, Yaşar Kemal’in eşi sayın Ayşe Semiha Baban Gökçeli ve Yaşar Kemal Vakfı’nı temsilen Sayın Prof.Kenan Mortan her serginin programlanmasında, açılışında; bizzat ya da sevgi ve selamları ile bulunmakta. Bu güç veren destek için daima büyük teşekkürlerim var.
“İnsan Dünyadır/ Minyatürlerle Yaşar Kemal’in Bütün Kitapları” sergi serisi;
1. İzmir Ahmet Adnan Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde İzmir Büyükşehir Belediyesi desteği ile ve sayın İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer tarafından,
2. Eskişehir Cam Müzesi ve Kent Müzeleri Kompleksi Sergi Salonu’nda Eskişehir Büyükşehir Belediyesi desteği ile; sayın Yılmaz Büyükerşen ve sayın Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce tarafından,
3. Bandırma Tunç Başaran Kültür Merkezinde , 6. Bandırma Kitap Günleri’ne eşlik ederek , Bandırma Belediyesi’nin desteği ile ve Belediye Başkanı sayın Dursun Mirza tarafından,
4. Denizli Turan Bahadır Sergi Salonu’nda Denizli Büyükşehir Belediyesi desteği ile ve sayın Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu tarafından,
5.Bursa Panorama 1326 Fetih Müzesi’nde, Bursa Osmangazi Belediyesi desteği ile ve Osmangazi Belediye Başkan yardımcısı Sayın Mutlu Esendemir tarafından açılışları yapılarak , ilk 5 durağını tamamladı.
Önümüzdeki aylarda yeni durakları programlanmakta. Yolu yolculuğu uzun, Anadolu durakları bol olsun dilerim. Nice nice zihinlere ve yüreklere dokunsun isterim.
Serginizde en çok hangi eserin yapımını yaparken zorlandınız ve neden? Eserin içindeki duyguyu doğru şekilde yansıtabilmek adına nasıl bir teknik yaklaşım benimsediniz?
Beni çizim ve uygulama olarak diğerlerinden daha çok zorlayan yok. Kitaplarda vurgulanan toplumsal problemlere dair duygu ağırlıklarını yoğun duyumsamak kaçınılmaz, elbette.
Bu seride Yaşar Kemal’in yaşamı boyunca yazdığı toplam 57 kitabın hepsi birer minyatür resme dönüşmüş olarak yer almakta. 57 kitap ve onların 57 minyatürü , hepsi ayrı ayrı özel, güzel, anlamlı. Ayırt etmem zor.
Seriyi kendimce metodik bir şekilde çalıştım. Çünkü böylesi bir kitap minyatürü özel yaşamınızı da koruyarak ancak 4-5 ayda çalışılabilir. 57 kitaba beşer ay ayırabilmek için ömrüm yetmezdi. Uyku ve yemek saatleri dışında tüm zamanımı masa başında geçirdiğim bu dört yıllık sürece, geriye dönüp baktığımda bir saç teli kadar yorgunluk hissetmeden tamamladığımı görüyorum.
Sokaktaki çocuklarla olan röportajların bulunduğu “Çocuklar İnsandır” isimli kitap, bir başka yakalıyor yüreğimi. Öyle duyumsuyorum. Binboğalar Efsanesi, Ağrı Dağı Efsanesi, Üç Anadolu Efsanesi. İnce Memed , Kimsecik, Dağın Öte Yüzü, Bir Ada Hikayesi, Bu Diyar Baştanbaşa serileri.Makalelerinin,röportajlarının derlemeleri. Ve tek şiir kitabı Bugünlerde Bahar İndi. Hepsi, tüm kitapları.
Kitapların duygusu okurken benim yüreğimi yakaladı, ben de içimden geldiğince çizdim ve uyguladım. Duygunun resimlere aktarımını izleyenler değerlendirecektir.
KadınveEkonomi Gazetesi'nin okuyucularına serginizle ilgili bir mesaj vermek istiyorsanız, onlara ne tavsiye edersiniz?
Kadın ve Ekonomi gazetesi okuyucuları , sergiye denk gelip görebilirlerse , daha önce örneğini görmedikleri bir seri ile tanışacaklar.
Dileğim; sergiyi gezenlerin izledikleri çalışmalardan dikkatlerini çeken, ilgi ve meraklarını uyandıran biri olduğunda , o çalışmanın hangi kitaba ait olduğunu alttaki etiketinden öğrenip; ardından o kitabı belki yaşamlarında ilk kez belki de tekrar olarak okumalarıdır.Sergi salonundan ayrılırken, izleyenlerin okuyacakları kitabı belirlemeleri, benim için serginin amacına ulaştığı, anlamını bulduğu noktadır.
Yaşar Kemal’in barış, umut ve sevgi cümleleri, ne kadar çok zihin ve gönüle dolup dolaşır ise, bunun gelecekteki güç, güven ve güzellik ortamı için o denli uygun bir zemin oluşturacağını düşünmekteyim. Yaşar Kemal’in ardında bıraktığı muazzam hazinesinde bulunan; yaşamın içindeki iyi, doğru, güzel her ne varsa hepsine dair sevgi cümlelerinin özümsenmesi için , insana dair değerlerin korunmasına çoğaltılmasına dair yol gösterici cümlelerinden öğrenmenin ve beslenmenin sürdürülmesi için, bir anımsatıcı olmasını istiyorum bu serinin.
Gelecekteki projeleriniz hakkında bize biraz bilgi verebilir misiniz? Bu sergiden sonra hangi yeni çalışmalar üzerinde yoğunlaşmayı planlıyorsunuz?
Kitapları okumaya başlamamın 6. ayında sağ gözümde önemli, görme kaybına yol açan bir problem gelişti. Sağ gözümden iki operasyon geçirdim. Sonrasında sol gözümde de aynı problem gelişti. Sol gözüm ün ilk operasyonu yapıldı geçen ay.Yakında 2.si de olacak. İyileşme sürecini üç yılda tamamlayacak gözler.
Mutlak dinlendirmem gereken gözlerimi 57 kitabın okunması ve minyatür resimlerinin çalışılması ile çok zorlamış oldum. Gözlerimi zorladım ancak tam 25 yıl önceden karar verdiğim bu seriyi tamamlayamamış olsaydım , içsel bütünlüğüm için zedeleyici olacaktı. Seri tamamlandığı için mutluyum.
İşte bu göz iyileşme sürecinin sonunda ; elime tekrar fırçamı alabilirsem , yarım işlerimi tamamlayacağım öncelikle. Tıp ve Minyatür, Mübadele Kitapları Minyatürleri ve Minimalist serimde üretimlerim sürecek. Umarım.
Dilerim kısa zamanda sağlığınıza kavuşur bizleri daha nice özel eserle bir araya getirirsiniz. Emekleriniz için ve okuyucularımızla buluştuğunuz için çok teşekkürler
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Doktorluktan minyatür sanatçılığına uzanan müthiş bir başarı
Geceli gündüzlü minyatüre adanmış yıllar. Doktorluktan minyatür sanatçılığına uzanan müthiş bir başarı hikayesi. Dr. Figen Gürsoy, büyük bir emekle Yaşar Kemal’in 57 kitabının minyatürünü yaptı, dünyada eşi benzeri olmayan bir koleksiyona imza attı. Müthiş minyatür koleksiyonunu Bursa'da sergileyen Figen Gürsoy ile keyifli bir röportaj yaptık.
Serginizin adı "Minyatürlerle Yaşar Kemal'in Kitapları" olarak belirlenmiştir. Bu özel hikaye nasıl ortaya çıktı
Anadolu’yu minyatür resimlerle çalışmak istedim.
Beni bu yaşıma dek beslemiş, büyütmüş, mayalamış, demlendirmiş Anadolu’ya bu şekilde teşekkür etmiş olacaktım.
Anadolu’nun cömert sofrasına ben de bir tabak eklemeliydim ve benim tabağımda minyatür resim olabilirdi.
Anadolu’yu en iyi yazan yazarın YAŞAR KEMAL olduğunu düşündüğüm için; Yaşar Kemal’in bütün kitaplarını minyatür resim ile çalışarak, hem Anadolu’ya, hem Yaşar Kemal’e, hem kitap resmi minyatüre,hem kitaba, hem edebiyata, hem sanata toplu olarak teşekkür edecektim.
Bu düşünceyle yola çıkarak Yaşar Kemal’in yaşamı boyunca yazdığı 57 kitabın tümünü birer minyatür resim olarak çalıştım.57 kitap 57 minyatür resim oldu.
En önce Yaşar Kemal’in aile üyelerini bilgilendirdim, onaylarını aldım.
Minyatür resime dair, tamamlanması yıllar sürecek en büyük hayalimi gerçekleştirmek üzere çalışmaya başladım.
Bu seri toplam 4 yılda tamamlandı. İlk yıl 57 kitabı okudum ve kendime notlar çıkardım, nasıl çizeceğime dair. İkinci yıl bu notlardan 57 kitabın eskizlerini çizdim. Üçüncü ve dördüncü yıllarda kağıtlarımı hazırlayıp, eskizleri geçirip boyadım.
Bir yazarın bütün kitaplarının birer birer minyatür olarak resimlenmiş olması açısından bildiğimizce bir ilk bu seri. Elbette bir yada bir kaç kitap çalışılmıştır. Ancak eksiksiz, tam seri olarak ilk.
Yaşar Kemal'in eserlerinin bir sanatçı olarak sizin çalıştığınız yer nedir? Onun kitaplarını sanatınıza yansıtırken hangi ruhları veya temaları ön planda tutmayı hedeflediniz?Kitapları okurken, nasıl çizeceğime, nasıl minyatürize edeceğime dair çok bol not aldım. Tüm notları üst üste koysam boyumca olurlar neredeyse.
Kitaplardan minyatür resme aktarmaya çalıştıklarım; kitabın içeriğinde belirleyici , vurgulayıcı olduğunu düşündüğüm her öge.
Örneğin;
*İnce Memed dörtlüsü özelinden örnekleyecek olursak; Yaşar Kemal’in o muazzam coğrafi betimleme cümleleri ile anlatılan Çukurova’ ya dair en belirgin yerler. Akdeniz, Toroslar, Akçasaz bataklığı, Anavarza kayalıkları , Savrun çayı, Hemite kalesi vb.
Ağrı Dağı Efsanesi’nde Ağrı dağı, Küp gölü vb.
*Her ciltte ayrı ayrı en çok vurgulanan bitkiler, çakırdikeni, nergisler, geven otu dikeni, dağ lalesi, pampallar, yarpuzlar vb. Dağın Öte Yüzü serisinde döngeleler vb.
* Betimlenen, vurgulanan hayvanlar . Cerenler, geyikler, atlar, arılar, karıncalar,yılanlar, yırtıcı kuşlar , efsanevi kanatlı at vb.
*Olayların kahramanları ve gelişen olayların önemli ayrıntıları. Kahramanların duygularını olabildiğince aktarmaya çalıştım. Örneğin; Kimsecik serisindeki 2. kitap olan Kale Kapısı’nda Salman karakterinin korkutan hallerini, Mustafa karakterinin korkusunu, 3. kitap olan Kanın Sesi’nde korku duygusunun yaşam sevincine evrilişini.
* Makalelerini içeren kitaplarda değindiği konuların içeriği; yaşamın içinden vurguladığı açlık, yoksulluk, savaş, göç, işkence , nükleer kirlilikler, orman yangınları, denizlerdeki yaşamın yok edilişi, şehirlerdeki yoğun yapılaşma, doğanın yok edilişi, insanlığın başındaki dertler vb. Çözüm önerileri, barışa çağrı. Yaşar Kemal’i besleyen yazarlar, sanat bilim müzik düşünce insanları. Destanlar, efsaneler, mitolojik ayrıntılar.
Kitabı okumuş olanların, minyatür resmi incelerken tekrar yakalamasını istediğim her ayrıntıyı olabildiğince çalıştım.
Minyatür sanatı, geleneksel ve kültürel bir mirasın taşınması. Modern sanatla nasıl bir ilişki kuruyorsunuz?
Yeryüzünde mağaraların duvarlarına yapılan ilk resimlerden bugüne ; insanın kültür ve sanat adına ürettiği her şey birbirini etkilemiş.İnsanlığın kültür mirası yeryüzündeki tüm insanların genetiğinde iz olarak var ve kayıtlı.
Matbaanın olmadığı dönemde el yazması olarak yazılan kitapların içeriklerini pekiştiren resimler minyatür olarak çalışılmış. Matbaanın icadından sonra doğal olarak bu uygulama durmuş.Bugün, benim okuduğum kitapların minyatür resimlerini çalışarak , kitap ve kitap resmi minyatürü yeniden buluşturmak kendime seçtiğim yolum.Okuduğum kitapların içeriklerini, kendine özgü çizim ve boyama dili olan minyatür resime dönüştürmek, kitapların ve minyatür resmin büyüleyici dünyasından, bugüne dair, çağdaş yorumlarla üretmek bana iyi geliyor.
2020 yılında UNESCO’nun İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Miras Listesine Türk Minyatür Resmi de kabul edildi. Kültür Bakanlığı’nın belirlediği bir jüri ile bu sanatın uygulayıcıları değerlendirmeye alınarak «Kültürel Miras Taşıyıcısı» ünvanları verildi.
Bu ünvan ile Türk Minyatür Resminin Kültürel Miras Taşıyıcısı olmak benim için onur verici ve kutlu bir sorumluluktur.
Minyatür sanatına olan ilginiz ne zaman başladı ve bu ilgide tıp eğitiminin etkisi oldu mu? Tıp dünyasında edindiğiniz gözlem yeteneğiniz, uygulama yapma sürecinize nasıl yansıyor?
Ben minyatür resmi yaşamıma “Kitap Resmi” olduğu için aldım.
Minyatür resimle beni buluşturan süreç şöyle gelişti.
“Benim hem anne , hem baba tarafım Mübadeleyi yaşamış, Selanik ve Drama’ dan göçmüş aileler. Babaannemler Anadolu’dan giden bir Rum ailenin evine iskan edilmişler.O iki katlı ahşap evde doğdum ben. Her iki katında da arka tarafta yüklük denen fazla eşyaların konulduğu sessiz ve serin odalar vardı. Adeta çocukluk mabedim olan o odalarda özellikle zaman yaratarak kitap okumak en keyifli anlarımdı. Okuduğum kitapların resimlerini de uzun uzun inceleyip hayaller kurmaktan çok hoşlanıyordum. Zamanla elime geçen dergi ve gazetelerden küçük resimleri kesip biriktirmeye başladım. İçlerinde minyatür resme denk gelirsem daha çok mutlu oluyordum. Lise yıllarımda İstanbul’a yapılan bir gezide, sahaflar için serbest zaman verildi.Ben bir sahafın kapısının önünde iplerle asılmış minyatür resim posterleri gördüm.Benim için güçlü bir çekim noktası oluştu. Posterlerden bir tanesi Matrakçı Nasuh’un Menazilname kitabındaki İstanbul minyatürü idi. Onu o kadar uzun inceledim ki. O gün orada yaşamımın bir bölümünde minyatür resim öğrenmeli ve uygulamalıyım kararı aldım. Cebimdeki günlük yemek için olan harçlığımın tamamı ile iki poster satın alabildim. O sahafa çok şey borçluyum. Kendisi bana ıslanmış, su almış, yaprakları birbirine yapışmış , satamayacağı bir minyatür kitabını da hediye etti. Böylece benim yüreğimi minyatür resime perçinlemiş oldu. Sonrasında EgeTıp Fakültesi’ne başladım. Tıp Fakültesi öğrenciliği ve sonrasında hekimlik mesleğim sürecinde, minyatür resim öğrenciliği ve uygulamalarına zaman ayırmak istemedim. Mesleğin ve hastaların zamanından başka bir uğraşıya zaman ayırmayı uygun bulmadım. Tıp öğrenciliği ve meslek yaşamım boyunca elime geçen tüm paraları minyatür kitapların almak için kullandım. İyi bir kütüphanem oluştu. Meslekte 20 yılımı doldurduğum gün emeklilik dilekçemi vererek , hemen ertesi gün İzmir Resim ve Heykel Müzesi’nde Kültür Bakanlığı’nın açmış olduğu minyatür eğitimlerine başladım. Eğitim ve atölye çalışmalarımda 10. yılımı doldurunca kendi atölyeme geçtim. Hayalimde olan çalışmalarıma zaman yarattım.
20 yıldır minyatür resim ile yoğun ilgileniyorum.Öğreniyorum, üretiyorum, öğrendiklerimi arzu edenler ile paylaşıyorum. atölyemde çalışmalarım sürüyor.”
Tıp eğitimindeki derin gözlem, yoğun dikkat, çok çalışma alışkanlıkları , minyatür resim öğrenme ve uygulamamda kolaylık yarattı.
"Minyatürlerle Yaşar Kemal'in Kitapları" sergisi, bir hikaye anlatmayı hedefliyor mu?
Yaşar Kemal’in «Bu Diyar Baştanbaşa» adı ile yayınlanan 4 kitabı Anadolu’yu il il gezip derlediği röportajlarını içermekte.
İnsan Dünyadır/ Minyatürlere Yaşar Kemal’in Bütün Kitapları sergi serisi de Anadolu’yu dolaşmakta yavaş yavaş.
Bu sergilerin; Anadolu’yu en iyi yazan ve anlatan büyük usta Yaşar Kemal’in ardında bıraktığı muazzam hazinesini okuma, anlama, koruma, çoğaltma ve gelecek kuşaklara umut ve anlam damıtacakları bu büyük mirası işaret etme, anımsatma gibi bir katkısının olması benim için sevinç kaynağıdır.
Sergilerin tüm duraklarda gördüğü ilgi, her yaştan izleyicinin yorum,değerlendirme ve geri bildirimleri; izleyici açısından tatmini yüksek bir sergi olduğunu düşündürmekte. Bu da benim açımdan sevindirici.
Özellikle her yaştan öğrencilerin, okulların ziyaretini çok önemsiyorum. Anaokulundan doktora düzeyine dek tüm öğrencilerin etkilenmeleri ve yararlanmaları da kendilerince oluyor elbette.Gençlerin dünyasına Yaşar Kemal’e, kitaba, edebiyata, sanata, minyatür resme dair bir tohum eklenmekte. Bu tohumun nerede, nasıl filizleneceğini, nasıl güzelliklere evrileceğini bugünden öngöremeyiz. Kesin olan şu ki; bir şekilde yararlanacaklarıdır ve zarar görmeyecekleridir.
Her yaştan, her sosyal ve ekonomik ortamdan gelen kişilerin bu sergiden etkilendiklerini gözlemlemek, duyumsamak; her ziyaretçi ile aynı duyguda buluşabilmek harika. Her gelen ile sergi yeni baştan kuruluyor adeta, herkes sergiden kendince bir şeyler damıtıp, kendince bir şeyler katıyor. Ben de gelenlerin katkılarından besleniyorum.
Yaşar Kemal Vakfı, bu sergiler sürecini çok zarif ve güçlü bir şekilde izlemekte ve desteklemekte.Yaşar Kemal Vakfı’nın başkanı, Yaşar Kemal’in eşi sayın Ayşe Semiha Baban Gökçeli ve Yaşar Kemal Vakfı’nı temsilen Sayın Prof.Kenan Mortan her serginin programlanmasında, açılışında; bizzat ya da sevgi ve selamları ile bulunmakta. Bu güç veren destek için daima büyük teşekkürlerim var.
“İnsan Dünyadır/ Minyatürlerle Yaşar Kemal’in Bütün Kitapları” sergi serisi;
1. İzmir Ahmet Adnan Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde İzmir Büyükşehir Belediyesi desteği ile ve sayın İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer tarafından,
2. Eskişehir Cam Müzesi ve Kent Müzeleri Kompleksi Sergi Salonu’nda Eskişehir Büyükşehir Belediyesi desteği ile; sayın Yılmaz Büyükerşen ve sayın Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce tarafından,
3. Bandırma Tunç Başaran Kültür Merkezinde , 6. Bandırma Kitap Günleri’ne eşlik ederek , Bandırma Belediyesi’nin desteği ile ve Belediye Başkanı sayın Dursun Mirza tarafından,
4. Denizli Turan Bahadır Sergi Salonu’nda Denizli Büyükşehir Belediyesi desteği ile ve sayın Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu tarafından,
5.Bursa Panorama 1326 Fetih Müzesi’nde, Bursa Osmangazi Belediyesi desteği ile ve Osmangazi Belediye Başkan yardımcısı Sayın Mutlu Esendemir tarafından açılışları yapılarak , ilk 5 durağını tamamladı.
Önümüzdeki aylarda yeni durakları programlanmakta. Yolu yolculuğu uzun, Anadolu durakları bol olsun dilerim. Nice nice zihinlere ve yüreklere dokunsun isterim.
Serginizde en çok hangi eserin yapımını yaparken zorlandınız ve neden? Eserin içindeki duyguyu doğru şekilde yansıtabilmek adına nasıl bir teknik yaklaşım benimsediniz?
Beni çizim ve uygulama olarak diğerlerinden daha çok zorlayan yok. Kitaplarda vurgulanan toplumsal problemlere dair duygu ağırlıklarını yoğun duyumsamak kaçınılmaz, elbette.
Bu seride Yaşar Kemal’in yaşamı boyunca yazdığı toplam 57 kitabın hepsi birer minyatür resme dönüşmüş olarak yer almakta. 57 kitap ve onların 57 minyatürü , hepsi ayrı ayrı özel, güzel, anlamlı. Ayırt etmem zor.
Seriyi kendimce metodik bir şekilde çalıştım. Çünkü böylesi bir kitap minyatürü özel yaşamınızı da koruyarak ancak 4-5 ayda çalışılabilir. 57 kitaba beşer ay ayırabilmek için ömrüm yetmezdi. Uyku ve yemek saatleri dışında tüm zamanımı masa başında geçirdiğim bu dört yıllık sürece, geriye dönüp baktığımda bir saç teli kadar yorgunluk hissetmeden tamamladığımı görüyorum.
Sokaktaki çocuklarla olan röportajların bulunduğu “Çocuklar İnsandır” isimli kitap, bir başka yakalıyor yüreğimi. Öyle duyumsuyorum. Binboğalar Efsanesi, Ağrı Dağı Efsanesi, Üç Anadolu Efsanesi. İnce Memed , Kimsecik, Dağın Öte Yüzü, Bir Ada Hikayesi, Bu Diyar Baştanbaşa serileri.Makalelerinin,röportajlarının derlemeleri. Ve tek şiir kitabı Bugünlerde Bahar İndi. Hepsi, tüm kitapları.
Kitapların duygusu okurken benim yüreğimi yakaladı, ben de içimden geldiğince çizdim ve uyguladım. Duygunun resimlere aktarımını izleyenler değerlendirecektir.
KadınveEkonomi Gazetesi'nin okuyucularına serginizle ilgili bir mesaj vermek istiyorsanız, onlara ne tavsiye edersiniz?
Kadın ve Ekonomi gazetesi okuyucuları , sergiye denk gelip görebilirlerse , daha önce örneğini görmedikleri bir seri ile tanışacaklar.
Dileğim; sergiyi gezenlerin izledikleri çalışmalardan dikkatlerini çeken, ilgi ve meraklarını uyandıran biri olduğunda , o çalışmanın hangi kitaba ait olduğunu alttaki etiketinden öğrenip; ardından o kitabı belki yaşamlarında ilk kez belki de tekrar olarak okumalarıdır.Sergi salonundan ayrılırken, izleyenlerin okuyacakları kitabı belirlemeleri, benim için serginin amacına ulaştığı, anlamını bulduğu noktadır.
Yaşar Kemal’in barış, umut ve sevgi cümleleri, ne kadar çok zihin ve gönüle dolup dolaşır ise, bunun gelecekteki güç, güven ve güzellik ortamı için o denli uygun bir zemin oluşturacağını düşünmekteyim. Yaşar Kemal’in ardında bıraktığı muazzam hazinesinde bulunan; yaşamın içindeki iyi, doğru, güzel her ne varsa hepsine dair sevgi cümlelerinin özümsenmesi için , insana dair değerlerin korunmasına çoğaltılmasına dair yol gösterici cümlelerinden öğrenmenin ve beslenmenin sürdürülmesi için, bir anımsatıcı olmasını istiyorum bu serinin.
Gelecekteki projeleriniz hakkında bize biraz bilgi verebilir misiniz? Bu sergiden sonra hangi yeni çalışmalar üzerinde yoğunlaşmayı planlıyorsunuz?
Kitapları okumaya başlamamın 6. ayında sağ gözümde önemli, görme kaybına yol açan bir problem gelişti. Sağ gözümden iki operasyon geçirdim. Sonrasında sol gözümde de aynı problem gelişti. Sol gözüm ün ilk operasyonu yapıldı geçen ay.Yakında 2.si de olacak. İyileşme sürecini üç yılda tamamlayacak gözler.
Mutlak dinlendirmem gereken gözlerimi 57 kitabın okunması ve minyatür resimlerinin çalışılması ile çok zorlamış oldum. Gözlerimi zorladım ancak tam 25 yıl önceden karar verdiğim bu seriyi tamamlayamamış olsaydım , içsel bütünlüğüm için zedeleyici olacaktı. Seri tamamlandığı için mutluyum.
İşte bu göz iyileşme sürecinin sonunda ; elime tekrar fırçamı alabilirsem , yarım işlerimi tamamlayacağım öncelikle. Tıp ve Minyatür, Mübadele Kitapları Minyatürleri ve Minimalist serimde üretimlerim sürecek. Umarım.
Dilerim kısa zamanda sağlığınıza kavuşur bizleri daha nice özel eserle bir araya getirirsiniz. Emekleriniz için ve okuyucularımızla buluştuğunuz için çok teşekkürler
En Çok Okunan Haberler
YAZARLARIMIZ Tüm Yazarlarımız